30 Ocak 2015 Cuma

"Bidonville"

Devlet Resim Heykel Müzesi' nde Sercan Koçak'ın "Bidonville" adlı özgün baskı sergisi 3 Şubat saat, 18:00' de sanat severler ile buluşacak. Sergi 17 Şubat tarihine kadar Şeref Aktik Sergi Salonu' nda gezilebilir.
Sergi öncesinde, değerli hocamız Mahmet Kahyaoğlu' nun, Sercan Koçak' ın eserleri üzerine yazısı sergiden alacağınız keyfi mutlaka arttıracaktır.

Bidonville

Tarih kitaplarına bakıldığında uygarlığın kentleşme ile olan doğrudan ilişkisi gözler önüne serilir hep! Cennet nehirleri arasında yer alan Fırat ve Dicle’nin kıyılarında 6 bin yıl önce başlayan kent olgusu, süreç içinde kendi dinamiklerini de oluşturmuştur. Bu dinamikler de kazanmak ve kaybetmek üzerine kurulu bölgeler, mahalleler, sokaklar ve hayatlar üzerine öyküler anlatmaktadır.

“Bidonville” Fransız dilinde bizim gecekondu olarak tanımladığımız, üstten bakışla kaybetmiş insanların sadece barınmak için sığındıkları veya inşa ettikleri “ev”lerin bulunduğu kentin organik dokusu içinde yerini almış yaşam alanları için kullanılan bir tabirdir. Sadece mimari bağlamda bir yapı türünü değil, onu yaşayan ruhların toplumdaki yerlerini de tanımlayan bir tabirdir bu.

Sercan Koçak’ın gravürleri bir kentin kaybedenler tarafına, yaşamadan çok hayatta kalma savaşımına hüzünlü bir bakış getirmesi açısından dikkat çekiyor. Eski zamanların görkemli olmasa da geleneksel estetik değerlerine önem veren ama terk edilmişliğe itilmiş yapılarının yanı sıra, sadece işleviyle kullanıcılarına hizmet veren mekanlar bunlar.

Kentin tepelerinde yaşayanların sisler arkasından gördüğü, ya da görmemezliğe geldiği ama aynı tutkuları paylaştıkları insanlarca can verilen bu mekanlar Sercan Koçak’ın gözünden ve elinden kentsel dönüşüm le unutulmak ve unutturulmak istenen çok da uzak olmayan bir geçmişten bugüne, bugünden geleceğe sanatsal bir belge sunmaktadır.

Koçak’ın işleri kent olmak, kentli olmak, kentte yaşamak, kenti yaşamak ya da sadece yaşamak; bunun için barınmak, barınmak için yaşamak veya yaşamak için barınmak sorularını akla getirmesi açısında kentte yaşayan ve kentli olduklarını düşünen bizleri de çıplak gerçeklerle baş başa bırakmaktadır.

Yard.Doç.Dr. Mehmet KAHYAOĞLU